|
|
|
MAKALELER: Evdeki tüylü dostlarımız ve Çocuğumuz İçerik Eklenme Tarihi: 11.05.2009
![]() ![]() EVLERİMİZDEKİ DOSTLARIMIZ VE ÇOCUĞUMUZ Evlerde beslenen hayvanların, çocukların psikososyal gelişiminde önemli bir rol oynadığı herkesçe kabul edilen bir gerçektir. Çocuklarımız, çoğu zaman ev hayvanlarını evin, ailenin bir ferdi gibi görmeye başlamakta; iletişim kurmak, sorumluluk almak gibi konularda çektikleri zorlukları daha kolayca aşabilmektedirler. Oyun arkadaşı olan bir ev hayvanı, zamanı gelince bir bakıcı ya da bakıma muhtaç bir kardeş, sorunların veya sevinçlerin paylaşıldığı bir sırdaş olabilmektedir. Ayrıca bir hayvanın sorumluluğu verilen bir çocuk, gün içinde yapacağı şeyleri düzenlemeyi öğrenmekte ve planlı yaşamaya alışmaktadır. Böylece gün içinde yapacağı şeyleri sıraya dizen çocuk, ders çalışmak, odasını toplamak gibi sorumlu olduğu diğer görevlere de gün içinde zaman ayırmayı öğrenecektir. Çocuğun sağlığı ile ilgili aksi bir neden olmadığı takdirde çocuklarımızın, evde bir ev hayvanının sorumluluğunu alarak büyümesini önermekteyiz. Çocuklu ailelerin evlerinde hayvan beslemelerinin uygun olmayacağı durumlar tamamen örneklere özel olsa da, kabaca çocuğun (veya ev hayvanının) fiziksel veya psikolojik sağlığını olumsuz etkileyecek durumlar olarak sınıflandırılabilir. En sık karşılaştığımız durumlar çocuğun hava yollarındaki hassasiyet (örneğin astım veya hayvan tüyüne allerji), ev hayvanının tüy veya salgıların nedeniyle oluşan döküntüler, çocuğun ev hayvanından korkması veya hayvana saldırganlık göstermesi olabilir. Evin hayvan beslemeye uygun olmaması da bir başka faktör olabilir. Ev Hayvanları ve Enfeksiyonlar Nadiren de olsa, ev hayvanlarından çeşitli enfeksiyon hastalıkları bulaşabilmektedir. Bu enfeksiyon hastalıklarından bir tanesi psitakozdur. Temelde kurumuş kuş dışkılarının bulunduğu yerdeki havanın solunmasıyla bulaşır. Etkeni, Chlamydia psittaci dir. Yüksek ateşle seyreden bir zatürreye yol açabilir. Alınacak önlemler arasında, hastalık taşıyabilecek muhabbet kuşu, papağan gibi kuşların ilgili kurumlarca denetimi başta gelmektedir. Ebeveyn olarak yapabileceklerimizin arasında hasta kuşların ev hayvanı olarak seçilmemesine dikkat etmek, bir veteriner hekimin denetiminde olan yerlerden kuşları almak sayılabilir. Yüksek ateş, kuru veya balgamlı öksürük, göğüs yan ağrısı, balgamda renk değişikliği olan çocukların bir çocuk hastalıkları doktoruna götürülmesi gerekmektedir. Özellikle kedilerden, ama daha düşük oranla köpek, büyük ve küçük baş hayvanların ısırması, tırmalaması, salya ve diğer salgılarından geçebilen başlıca iki hastalık mevcuttur. Bunlardan bir tanesi tıp dilinde Pasteurella multocida isimli etkenin yol açtığı enfeksiyonudur. Isırığın veya bahsedilen diğer yollarla bulaşma yerinin olduğu bölgede sınırlı abseden, kemik ve eklem enfeksiyonlarına, beyin zarı enfeksiyonlarından, yaygın vücut enfeksiyonlarına kadar çeşitli derecelerde hastalık yapan bu mikrop, en sık, 24 saatten kısa sürede gelişen, akıntılı iltihaplarla kendini gösterir. Ev hayvanlarımızın veteriner hekimler tarafından takibi çocuklarımız açısından çok önemlidir. Aşılanması gereken ev hayvanlarının aşı takviminin ihmal edilmemesi gerekmektedir. Hepimizin bildiği gibi bu açıdan akla ilk gelen aşı kuduz aşısıdır. Aşısı ihmal edilmiş memeli hayvanla teması olan bir çocuk her zaman kuduz tehdidi altında olacaktır. Evden çıkmayan bir kedi veya köpek, evde yakalayacağı bir fareden, balkonda bulacağı yarasa veya fare cesetlerinden kuduz kapabilir. Başka bir hastalık da kedi dışkısıyla temas veya bunlarla teması olan hayvanların etlerin yenmesiyle bulaşan “toksoplazma gondii” isimli mikrobun neden olduğu, toksoplazmosizdir. Bu hastalık aynı zamanda özellikle gebelik döneminde büyük önem taşımaktadır. Gebelik esnasında kedi dışkısıyla temas ile bulaşan mikrop yeni doğacak bebekte daha ana rahminde geri dönüşü olmayan kalıcı körlük, beyin enfeksiyonu gibi hastalıklara veya düşüklere sebep olabilmektedir. Kedilerimizin toksoplazma aşılarının tam olmasına dikkat etmeliyiz. Gebelik sırasında kedi dışkısıyla temas kesinlikle olmamalıdır. Yemeklerde kullandığımız etlerin tam pişirilmesine de dikkat edilmelidir.
Allerji ile ev hayvanları arasında kimi kez bir ilişki olabilir. En fazla alerjiye neden olan hayvan kedidir. Kedilerin ve köpeklerin gerek deri döküntüleri ve gerekse de salyaları ile bunlarla bulaşmış tüyleri, başta astım olmak üzere, allerjik rinite ve ekzemaya neden olabilir. Çocuk evde doğduğunda evde hayvan bulunabilir. Allerjik bünyeli kişilerde, bu durumun, sonradan eve hayvan almaya göre daha tehlikesiz olduğu genellikle kabul gören bir düşüncedir. Bununla birlikte, hayvansal alerjenlerin etkisinde, allerjenin miktarı, çocuğun yaşı, evdeki endotoksin miktarı gibi bir dizi başka faktör de etki edebilir. Kuş tüyüne allerji olmasa bile, kuşların tüyleri arasında akarlar barınabileceğinden, akar allerjisi olan çocuklar için evde kuş beslemek sakıncalı olabilir. En azından yatak odalarına hayvan sokulmaması iyi olur. Tüm bu olumsuzlukların yanı sıra, çocuklarımızın hayvan sevgisi ile büyümeleri ve bir ev hayvanına sahip olmaları, onlara ileri yaşamları için don derecede pozitif katkılar sağlayacaktır. Anahtar Kelimeler: ev hayvanı , kedi , köpek , hayvan hastalıkları
EN ÇOK OKUNANLAR
+ Yarık dudak ve damağın nedeni nedir? (110213)
![]() ![]() ![]() ![]() ![]()
EN SON EKLENENLER
|
|
||||||||||||||||||||||||||||||||
|